TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI LİDERLERİ SEMERKANT’TA
Türk Devletleri Teşkilatı liderleri "Türk Medeniyeti için Yeni Dönem: Ortak Kalkınma ve Refaha Doğru" temasıyla Semerkant’ta toplanıyor. Türk birliğine doğru ilerleyen süreç Türk dünyası için büyük önem taşıyor.
ANKARA
12 Kasım 2022 // Haber Merkezi // 239/2413G
Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın üye, Macaristan ve Türkmenistan’ın gözlemci ülkeler olduğu TDT'nin bu şiarının üye ülkeler tarafından sıklıkla altı çiziliyor. Bu olgu bir temenniden çok daha fazlasını, Türk birliğine duyulan ihtiyacı temsil ediyor.
BİZLER AYNI KÖKTEN, KÜLTÜRDEN, DİNDEN GELDİĞİMİZ, TARİHİMİZİ PAYLAŞTIĞIMIZ TÜRK TOPLULUKLARIYLA VE DEVLETLERİYLE İŞ BİRLİĞİ YAPMAK İSTİYORUZ
Türk Konseyi’nin adı Kasım 2021’de İstanbul’da gerçekleşen zirvede “Türk Devletleri Teşkilatı (TDT)” olarak değiştirildi.
Konsey’in adının Türk Devletleri Teşkilatı olarak değişmesinin ardından birliğin, teşkilat olarak “ilk” zirvesi Özbekistan’ın Semerkant şehrinde düzenleniyor.
BÜTÜN BAĞIMSIZ TÜRK ÜLKELERİ AYNI TEŞKİLAT ÇATISI ALTINDA BİR BÜTÜNLÜK KAZANACAK
Konsey’den Türk Devletleri Teşkilatı’na oradan da Türk birliğine giden bu sürece ilişkin Ramin Sadık şunların altını çiziyor:
“Bu zirve, Türk dünyasının daha da bütünleşmesi açısından önemli. Nitekim bu zirve ile teşkilata üye olmayan bağımsız Türk ülkesi kalmamış olacak. Yani bütün bağımsız Türk ülkeleri aynı teşkilat çatısı altında bir bütünlük kazanacak. Bu toplantı ilerleyen süreçte ülkelerin birlik düzeyinde bütünleşmesinin de yolunu açacak.
Bilindiği gibi Azerbaycan ile Türkiye arasında adeta konfederatif bir birlik yapısı mevcuttur. İki ülke 2021 Şuşa Beyannamesi ile stratejik müttefik oldu, ilişkiler en yüksek düzeye çıkarıldı. İki ülke arasında gidiş gelişler de kolaylaştı, ekonomik, askeri, siyasi, kültürel ve eğitimsel işbirlikleri güçlenmiş, güçlenmeyi de sürdürüyor. Ben Azerbaycan ile Türkiye arasındaki işte bu birlik modelini, Türk Dünyasının birliği için bir örnek model olarak görüyorum.
TÜRK ÜLKELERİ ARASINDAKİ BÜTÜNLÜĞÜN, BİRLİK ÇATISI ŞEKLİYLE TAÇLANDIRILMASI GEREKİYOR
Dolayısıyla çok eskilerde hayal olarak adlandırdığımız birçok husus Türk ülkeleri adına bugün artık gerçekleşmeye doğru yaklaşmıştır. Yıllardır Türk ülkelerinin bütünlüğüne giden yolların temel taşları döşendi, altyapısı oluşturuldu, derin bağlar, ortak tarih, kültür, ekonomik ve siyasi ilişkiler geliştirilerek sağlam bir zemine oturtuldu. Bundan sonraki süreçte ise Türk ülkeleri arasındaki bütünlüğün, birlik çatısı şekliyle taçlandırılması gerektiğine inanıyorum.
İLK OLARAK “TÜRK DİLİ KONUŞAN ÜLKELER DEVLET BAŞKANLARI ZİRVELERİ" SÜRECİ BAŞLADI
Türk Konseyi, 1991'de eski Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla oluşan koşulların sağladığı bir forum olarak "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri" süreciyle ortaya çıktı.
Türkçe konuşan ülkeler arasındaki ilişkileri en üst seviyede geliştirmeyi amaçlayan zirveler, 1992'den 2010'a kadar sürdü ve 10 zirve gerçekleştirildi.
Türk Konseyinin kuruluşunu sağlayan "Nahçıvan Anlaşması", 2009'da Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan tarafından imzalandı.