Ege bölgesinde en fazla pamuk ekim alanı Salihli ovasında diyen Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, Tekstil, Yağ sanayi ve Hayvancılık sektörüne önemli oranda ham madde sağlayan pamuk tohumlarının toprakla buluştuğunu belirtti.

Geçen yıl pamuk fiyatlarının beklenen düzeyde olması, yüksek verim elde edilmesi ve pamuğun fazla suya ihtiyaç duymaması bu yıl Salihlili çiftçileri bu ürüne yönlendirdi. 
 

Salihli’nin Taytan Mahallemizde Tariş Yönetim Kurulu üyesi Hüsamettin Aladağ’a ait 400 dekar alana ektiği pamuk tarlasını Akbıyıkoğlu Çırçır İşletmesi Sahibi Selim Akbıyıkoğlu ile birlikte ziyaret eden Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, ovada pamuk ekim alanın 22 bin dekara çıkması ilgili açıklamalarda bulundu.

Yalvaç; Dünyada pamuk fiyatlarının yüksek olması, devletin verdiği destekleme primleri ve son yıllarda iklim şartlarından dolayı havaların kurak geçmesi çiftçilerimizi pamuk ekimine yönlendirdi. Geçen yıl bölgemizde 6-7 bin dekar olan pamuk ekim alanı bu yıl 22-23 bin dekara yükseldi. Çiftçilerimiz salçalık domates, patlıcan, biber, salatalık gibi yaş sebze ekerken son yıllarda susuzluktan dolayı pamuğa yöneldiler. Ekonomik sıkıntıların yaşandığı şu günlerde üreticiler girdi maliyetlerini çok yüksek olmasından dolayı alternatif ürün arayışına girdiler diyen Cem Yalvaç; “Yaş sebze meyvelerini depolama sistemimiz yok ama pamuk öyle değil, pamukta depolama imkanımız var. Çiftçimiz tekrar pamuk üretimine yöneldi” dedi.

Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, Akbıyıkoğlu Çırçır İşletmesi Sahibi Selim Akbıyıkoğlu ile birlikte ovamızda pamuk eken üreticilerimizi ziyaret ediyoruz. Kendisi onları bilgilendiriyor, danışmalık yapıyor, yönlendiriyor aynı zamanda hasat zamanı gelince mevcut en son modern pamuk toplama makineleri ile çiftçilerimize yardımcı olacak kendisine teşekkür ediyoruz.   

Akbıyıkoğlu Çırçır İşletmesi Salihli ovamız için büyük şans çünkü hem makinelerinin yeni olması hem 9-10 adet pamuk toplama makinelerinin olması aynı anda üreticilere, köylere ulaşabilir olması bölgemiz için büyük avantaj. Çiftçimiz beklemez, yarın yağmur yağmasın diye beklemez, mahsulü tarlada ıslanacak stresini yaşamaz. Selim, babadan atadan beri bu işi yapıyor hem de daha çok bilimsel olarak yapıyor. Bu yıl ürünümüzü uygun şartlarda yetiştirebilirsek ciddi rekolte artışımızın gerçekleşeceğini düşünüyorum ve ekonomiye katkısı da yüksek olacak ifadelerini kullandı.

Amacımız çiftçilerimizin ektiği üründen kar etmesi. Bir daha ki sezona etnik kazançtan şevk ve memnuniyetle ayrılarak tekrara aynı ürünü ekebilmesi. Daha önce söylediğim gibi Manisa ovasında pamuk ekili alanlar eski dönemlere göre 3 kat artmasının ana sebebi susuzluk. Mısır ve diğer yaş sebzelere göre pamuğun daha az su istemesi en büyük etken.

Bizler İzmir Ticaret Borsasına bağımlı olarak çalışıyoruz diyen Selim Akbıyıkoğlu, borsadaki referans fiyatları baz alarak pamukları çiftçilerden randıman usulü iler alıyoruz. Dünya piyasasında pamuğa karşı çok büyük bir talep var. Petrol fiyatlarının artması da pamuğu etkiliyor. Sentetik ürünlerle doğal pamuk ürünleri fiyatları ikame olabiliyordu ama son yıllarda doğal yollarda elde edilen pamuk ön plana çıktı. Dünya ticaretinde pandemi ile birlikte Türkiye öne geçmiş durumda. Türkiye GDO’suz pamuk üreten nadir ülkelerden biri olup, GDO’suz Türk pamuğunun pazardaki ilerleyişi devam ediyor. Bizde Salihli’de pamuk çiftçisinin var olmasını, üreticini kazanç sağlamasını istiyoruz. İşletmemizi teknik yönden ve alet edevat, ekipman kısmınıda geliştirdik modernleştirdik.

5 sezondur makine ile hasat yapıyoruz. Buna bağlı olarak kapasitelerimizi, depolarımızı genişlettik. Salihli’de pamukçuluk eski günlerine dönmeye çalışıyor. Eskiden ovada pamuk ekili arazi 80 bin dekar civarındaydı, bu rakam 2000 binli yıllarda 2-3 binlere düşmüştü şu an yeniden tırmanmaya başladı 22-23 bin dekara yükseldi. Pamukta 2-3 sulamayla maksimum verim almak mümkün. Gediz ovasında dekarda 600 kilo pamuk almak mümkün. Geçen yıl damlama sistemi ile sulama yapanlar hem sudan tasarruf etti hem de 700-750 kilo ürün alındı. Ayrıca devlet desteğini unutmayalım dekarda 500 kilo olarak baz alınıyor ona göre teşvik veriliyor.

Ülkemizde pamuk üretimin artmasıyla tekstil fabrikalarımızın sayısı artmış durumda. Dünyada, Pandemiyle beraber tekstil sektörü Türkiye’ye kaydı. Çin, Hindistan pazarı da Türkiye’ye kaydı. Türkiye şu an dünya pazarında önemli fason üretici durumunda. İplik işletmelerimizde kapasite aşırı derecede artışına devam ediyor. Bu artışlar pamuğa ihtiyacı da artırıyor. Geçen yıl Tarım Bakanlığını tarafından 1 milyon ton pamuk ekimi için hedef konmuştu ama 800 bin ton pamuk üretimi yapıldı. Ulusal pamuk konseyinin bilgilendiriminde bu sene bu rakama ulaşılacağı ve geçileceği öngörülüyor. Tabi üretimimizi artırmamızın yanı sıra kaliteyi de artırmamız gerekiyor. Kaliteli üretim üreticilerimize maddi değer olarak geri dönecek ve yüksek fiyat olarak değerlendirilecek.

Türkiye’nin 2 milyon ton pamuğa ihtiyacı var. Biz ancak 1 milyonunu karşılaya biliyoruz. İç talep ihtiyacı için bu yılda pamuk ithal edilecek. Pamuk ekili alanların artmasıyla ileriki yıllarda bu açığımızı kapatabileceğiz.

ZİRAAT ODAMIZLA İSTİŞARE İÇERİSİNDEYİZ

Taytan Mahallesinde pamuk üreticisi Hüsamettin Aladağ ise önceki yıllarda domates, papya biber ekmekte idim bu yıl susuzluktan dolayı 400 dekar pamuk ektim. Pamuk ekiminde artık eski sistem yok her şey çağa uygun ve modern teknoloji ile olarak yapılıyor. Ziraat Odamızla olsun sayın Selim Akbıyıkoğlu ile olsun görüşüyoruz, istişare içersindeyiz. Sağ olsunlar bize gerekli desteği veriyorlar. Son bir kaç yıldır pamuğun getirisi daha fazla. Bu da bizi cezbediyor. Bu nedenle bu yıl pamuk ekim alanını 100 den 400 dekara çıkarttım dedi.